Connect with us

Güncel Haberler

Ekrem İmamoğlu Akhisar ve Turgutlu’da Coşkulu Kalabalıklara Konuştu

İBB Başkanı ve Millet İttifakı’nın Cumhurbaşkanı Yardımcısı adayı Ekrem İmamoğlu, Manisa’nın Akhisar ve Turgutlu ilçelerinde coşkulu kalabalıklara konuştu. “Bir seçimi ‘darbe girişimi’ olarak ilan etmek, darbeciliğin ta kendisidir” diyen İmamoğlu, “Demokrasiyi anlamamaktır.

Yayın Zamanı

Tarih

İBB Başkanı ve Millet İttifakı’nın Cumhurbaşkanı Yardımcısı adayı Ekrem İmamoğlu, Manisa’nın Akhisar ve Turgutlu ilçelerinde coşkulu kalabalıklara konuştu. “Bir seçimi ‘darbe girişimi’ olarak ilan etmek, darbeciliğin ta kendisidir” diyen İmamoğlu, “Demokrasiyi anlamamaktır. 

Demokrasiye ihanet etmektir. Demokrasiye ihanet için uğraşanlar, ayağını denk alsın. İstanbul’u hatırlasın. Onlar kazanınca siyasi irade tecelli ediyor; başkası kazanırsa onun adı ‘darbe’ oluyor. Bu saçmalıklarla, bu ülkenin düzgün, namuslu, makul insanlarını kandırabileceklerini düşünüyorlar. Vatandaşın oy kullanarak darbe yapacağını düşünen insanların gerçekten aklı kıt olduğunu düşünüyorum. Bunların aklından kimseye hayır gelmez. Bunların millete saygısı da yok. Kimse bu aziz millete, 86 milyon insanımıza efendilik taslamasın” ifadelerini kullandı.

Devleti, milletin evlatlarıyla yöneteceklerini vurgulayan İmamoğlu, “Hep birlikte çalışacağız. Ekonomiye hızla istikrar ve güven kazandıracağız. Herkes önünü görecek. Herkes hesabımı kitabını yapabilecek. Dünden bugüne ekonomi savrulmayacak. İsraf düzeni bu ülkeden defolup gidecek, defolup gidecek! Size söz; iyi biliyorum ki, 13. Cumhurbaşkanımız Sayın Kemal Kılıçdaroğlu ve bizler, Allah şahittir, bir tek kuruşunuza zeval getirmeyeceğiz. Milletin cebini hortumlayanların hortumlarını, söküp atacağız. Bir kişi evine dönecek, 86 milyon, huzura ve refaha erecek. Her şey, vallahi de billahi de çok güzel olacak” şeklinde konuştu. 

İstanbul Büyükşehir Belediye (İBB) Başkanı ve Millet İttifakı’nın Cumhurbaşkanı Yardımcısı adayı Ekrem İmamoğlu, Manisa’nın Akhisar ve Turgutlu ilçelerinde coşkulu kalabalıklara konuştu. Akhisar’da Belediye Binası önündeki alanı, Turgutlu’da Atatürk Meydanı’nı dolduran vatandaşlar, İmamoğlu’na sevgi gösterilerinde bulundu. İmamoğlu’na Akhisar ve Turgutlu buluşmalarında; CHP Grup Başkanvekili Özgür Özel, Akhisar Belediye Başkanı Besim Dutlulu, Turgutlu Belediye Başkanı Çetin Akın eşlik etti. Eşi Dr. Dilek İmamoğlu ile babası Hasan İmamoğlu da İmamoğlu’nu Akhisar ve Turgutlu’da yalnız bırakmadı. 

“SPORDA VE SİYASETTE DÜŞMANLIK OLMAZ”

Konuşmasının başında, Akhisarlı olan aerobik jimnastikte dünya şampiyonu Ayşe Begüm Onbaşı’yı anan İmamoğlu, “Ayşe Begüm kızınızın başarılarını alkışlıyorum. İnşallah onu Olimpiyat şampiyonu yapacağız. Sporu özellikle açtım cümlelerimin başında. Spor, sadece kazanmak için yapılmaz. Gönüllere girmek için yapılır. Ben ilk ilçe belediye başkanı olduğumda ‘En çok ne istersin’ dediler. Şimdi 450 bin nüfusu oldu, o zaman 250 bindi Beylikdüzü nüfusu. ‘Allah kalbimi biliyor, her şeyden çok bu ilçede oturan 250 bin insanın gönlüne girmek isterim’ demiştim, ‘Oy versin vermesin.’ Onun için spor, sadece şampiyonluk değildir. Gönüllere girme meselesidir. Sporda ve siyasette, düşmanlık olmaz. Rakibe ‘düşman’ denilmez. Düşman gibi davranılmaz. ‘Düşmanlar’ hiç denilmez. Sadece ve sadece rakip olurlar. Çıkar, yarışırsın ya yener ya da yenilirsin. Ha ben bunlara karşı hiç kaybetmedim. Onu söyleyeyim bu arada. Ama yenilirsen de rakibini tebrik edersin. Yoluna devam edersin. Siyaset bu, spor gibi centilmence kurallara uygun yapmak gerekir” dedi. 

“86 MİLYON İNSANIMIZI DARBECİ İLAN ETMEK TAM BİR AKILSIZLIKTIR”

İmamoğlu’nun konuşmasını diğer satır başları da şöyle oldu: 

“Size İstanbul’dan 16 milyon insanın selamını getirdim. 14 Mayıs’a az kaldı. Takvime bakmaya gerek yok. İktidardakilerin söylediklerine bakın, seçime ne kadar az kaldığını anlarız. Bunların kimyası bozuldu. Seçimi kaybettiklerini anladılar. Ağızlarından çıkanı kulakları duymaz oldu. Neymiş? 14 Mayıs seçimleri siyasi darbe girişimiymiş. Bak, bak, bak, bak, bak! Bunlar, demokrasi nedir unuttular. Hatırlatacağız onlara demokrasiyi. Millet iradesi nedir, unuttular. Ülkeyi kendilerinin, babalarının tapulu malı zannediyorlar. Devleti kendi şirketleri zannediyorlar. 14 Mayıs’ta güle oynaya, kardeşçe oy kullanacak 86 milyon insanımızı darbeci ilan etmek tam bir akılsızlıktır. Bunların dediğine göre; 14 Mayıs’ta sandıkları açacağız. Milletin verdiği oylara bakacağız; darbe olmuş mu, olmamış mı? Nasıl anlayacağız? Cumhur İttifakı kazanırsa, sorun yok. Öyle diyorlar. Ama milli irade tecelli ettiği anda, Millet İttifakı kazanırsa, o zaman darbe var. Bak, bak, bak, bak!”

“ONLAR KAZANINCA SİYASİ İRADE TECELLİ EDİYOR; BAŞKASI KAZANIRSA ONUN ADI ‘DARBE’ OLUYOR”

“Seçim günü oy kullanan milyonlarca Türkiye Cumhuriyeti vatandaşı bu şekilde itham edilemez. Bu akıl değil, bu ahlak değil. Böyle siyaset olmaz. Böyle seçim olmaz. Böyle vatanseverlik olmaz. Onlar kazanınca siyasi irade tecelli ediyor; başkası kazanırsa onun adı ‘darbe’ oluyor. Bu saçmalıklarla, bu ülkenin düzgün, namuslu, makul insanlarını kandırabileceklerini düşünüyorlar. Bunların millete saygısı da yok. Bunların kendilerinden başka düşündükleri hiç kimse yok. Sadece kendilerini düşünüyorlar. Vatandaşın oy kullanarak darbe yapacağını düşünen insanların gerçekten aklı kıt olduğunu düşünüyorum. Bunların aklından kimseye hayır gelmez. Zaten gelmedi. Siyaset savaş değil. Siyaseti ölüm-kalım gibi göstermeye kalkanlar, milletin iradesinden korkanlardır. Siyasetin o tarafına bakanlar korku büyüyünce -şu an biraz korkuları büyüdü- insan ne yaptığını ne dediğini bilmez hale gelir. Sapla samanı karıştırır. Bunlar da o hale geldiler.”

“BUNLARI İYİ TANIYIN”

“Hatırlayın; 31 Mart 2019’dan sonra da aynısını İstanbul’da bize yapmaya kalktılar. Hatta bir adım ileri gittiler. Seçimi iptal ettiler. Hatta, önce ‘Bir oyla bile seçim kazanılır’ dediler, sonra ‘Sen 13 bin oyla seçimi kazanacağını mı zannediyorsun’ dediler? Millete bu şekilde çıkıp konuştular. Ne yaptı millet? Şöyle okkalı bir 806 bin oyluk demokrasi tokadı atıverdi. Hatırlayın, niçin iptal ettiler? Aynı zarfa atılan üç oya ‘gerçek’ dediler, bir oya ‘sahte’ dediler. Bunu milletin gözünün içine baka baka utanmadan söylediler. Şimdi ne demek istiyorlar? Bazı vatandaşların oyu eğer onlara gidiyorsa, milletin iradesi; bazı vatandaşların oyu, Millet İttifak’ına gidiyorsa o ‘siyasi darbe.’ Bunları iyi tanıyın. 14 Mayıs’ta bu ülkenin dört bir yanındaki eşit, onurlu ve saygın vatandaş, çok basit bir şey yapacak. Beş yıl süreyle kendine hizmet edecek, hizmetkarını belirleyecek. Devletin işi, hizmet değil mi? Devletin işi hizmet. Kime? Bunlara göre bir avuç insana. Bize göre, size, millete hizmet.”

“MİLLET SİZİ TIPIŞ TIPIŞ EVİNİZE YOLLAYACAK”

“Siyasetçiler, yöneticiler milletin hizmetkarıdır. Öyle değil mi? Millet artık sizin hizmetinizden ey iktidar, ey hükümet, memnun değil. Millet kararlı. Millet sizi tıpış tıpış evinize yollayacak. Olay bundan ibaret. Millet ne istiyor? Millet güvenilir, iş bilen, ahlaklı, ehliyetli yeni hizmetkarlar istiyor. Millet, ‘Benim sorunlarımı bu ehliyetli, büyük kadrosuyla ancak Millet İttifakı çözer’ diyor. Bunu buradan ilan ediyoruz. Göreceksiniz; biz de gelip çözeceğiz sizin her derdinize derman olmak için. Sizler şahit olun. Biz, milletimizin gözünün içine, Ata’mın gözü gibi bakmazsak namerdim. İşte bugün savaş tamtamları çalmaya gayret eden beyefendiler var. Sözüm ona adı bakan vesaire. Hazmedeceksin kardeşim, hazmedeceksin. Evine gidip, ‘Ben nerede hata yaptım’ diye aynaya bakacaksın. Kendine soracaksın. Gidin evinize, biraz da eşlerinize hizmet edin. Güle güle, güle güle; milletin sizden beklediği hizmet, artık bundan ibaret. Nokta. Bir seçimi ‘darbe girişimi’ olarak ilan etmek, darbeciliğin ta kendisidir. Demokrasiyi anlamamaktır. Demokrasiye ihanet etmektir. Buradan söylüyorum: Demokrasiye ihanet için uğraşanlar, ayağını denk alsın. İstanbul’u hatırlasın. Kimse bu aziz millete, 86 milyon insanımıza efendilik taslamasın. Bu hükümet, bu bakanlar istediği kadar seçimi bir savaşmış, bir darbeymiş gibi göstermeye kalksın.”

“TEK BİLDİKLERİ BU: BÖL, PARÇALA, YÖNET”

“Bu güzel ülkeyi, bu aziz milleti ayrıştırmaya başından beri doyamadılar. Bunların tek sloganı var: ‘Ayrışa ayrışa kazanacağız’ diyorlar. Tek bildikleri bu: Böl, parçala, yönet. Bunların yapmak istediği, ‘Millet ayrışsın, büyük parçayı ben alırım, koltuğumu korurum’ anlayışı. Tek düşündükleri bu. 14 Mayıs’ta millet hepsini değiştirecek, tam tersi bir slogan atacak: ‘Birleşe birleşe kazanacağız’ diyecek. Kendine hizmet edecek kadroyu seçecek. Başka hiçbir şey yapmayacak. Sizin hizmetinizden memnun olmadığı için de ne yapacağız? Bunların tıpış tıpış evlerine yollayacağız. ‘Yeter söz milletindir’ diyecek vatandaş. Çünkü bu aziz millet, kendisine hizmet edecek, güvenilir, yetenekli, ahlaklı ve yeni bir hükümet istiyor. Millet, ‘Benim sorunlarımı ancak Millet İttifakı çözer’ diyor. Milletin iradesi bu olduğunda, biz de yönetime gelip bu hükümeti yönetenlere, Cumhurbaşkanı’na diyeceğiz ki, ‘Sayın bakanlar, sayın Cumhurbaşkanı; 14 Mayıs’tan sonra ülke güçsüz kalır diye düşünmeyin. Gidersiniz evinize, eşlerinize hizmet edersiniz’ diyeceğiz onlara. Evlerine yollayacağız. Milletin sizden tek beklediği bu olacak. Gidin evinize, biraz ev işine yardımcı olun. Belki milletin halinden anlarlar. Pek ümitli değilim ama öyle yapacağız, evlerine yollayacağız onları.”

“BİRİNCİ TURDA İŞİ BİTİRECEĞİZ”

“Size bir şey söyleyeyim mi? Aramızda kalsın; 14 Mayıs’ta aynısı olacak. Biz hep ne dedik? Birleşe birleşe kazanacağız. Bu milleti barıştıracağız. 86 milyon insanı birbirinden ayıran, uzaklaştıran, savuran, ‘Bana oy verenlere abat, bana oy vermeyenler bertaraf olsun’ diyenlerin dönemi bitti. Biz diyoruz ki, ‘Bu seçimi bir parti kazanmayacak. Bu seçimi 86 milyon milletimiz kazanacak.’ Çünkü biz, demokrasiye inanıyoruz. Çünkü biz, bu milletin her evladına aynı gözle bakıyoruz. Burada gençlerimiz ‘Dokuzuncu ok benim’ diyor. İşte ‘Dokuzuncu ok benim’ diyen gençlere, biz bu memleketin evlatları olarak bakıyoruz. Bir avuç insanın evladına değil, 86 milyon insanın evladına hizmet etmek için geliyoruz. Millet ittifakı, Türkiye’de siyaseti değiştirdi. Siyasete iş birliğini, el birliğini, gönül birliğini ve dayanışmayı getirdi. 15 Mayıs’ta, işte bu anlayış iktidar olacak. Bundan sonra iktidarın adı, milletin iktidarı olacak. 86 milyon insanın iktidarı, ortak aklı, ortak duyguların ve ortak hedeflerin iktidarı olacak. Oylarımızı son limitine kadar Millet İttifakı’na vereceğiz. Birinci turda işi bitireceğiz. İnşallah. Cumhurbaşkanımız, 13. Cumhurbaşkanımız Kemal Kılıçdaroğlu olacak.”

“86 MİLYONA HİZMET ETMEK İÇİN GELİYORUZ”

“15 Mayıs sabahında, yeni ve güzel bir ülkeye uyanacağız. Devlet artık her şeye adalet gözlüğüyle bakacak. İnsana saygılı, merhametli, vicdanlı bir devletimiz olacak. Liyakatli, yetenekli, iş bilen, çözüm üreten bir hükümetimiz olacak, gece-gündüz çalışacak. Size söz, gece-gündüz çalışacağız. İnşallah bu ülkenin sorunlarını kökünden çözeceğiz. Türkiye’nin sorunlarını biz çözeriz. Çünkü biz, kimseyi zenginleştirmek için gelmiyoruz. Biz, 86 milyona hizmet etmek için geliyoruz. En doğusundan en batısına, en kuzeyinden en güneyine; ekonomiyi, eğitimi, sağlığı, dış politikayı çok iyi bilen sayısız isimler var içimizde. Biz, Özgür Başkanımla yıllardır bir yol arkadaşlığı yapıyoruz. Ben, onun işine olan tutkusuna saygılıyım, o benim işime. Bizim gibi bu ittifakın içinde çok güzel insanlar. Biz, çok güzel işler yapacağız. Bizim kadromuzda kim var biliyor musunuz bizim dışımızda? Siz varsınız, milletin evlatları var. Milletin liyakatli evlatları var. Bakın göreceksiniz, hep birlikte çalışacağız. Ekonomiye hızla istikrar ve güven kazandıracağız. Herkes önünü görecek. Herkes hesabımı kitabını yapabilecek. Dünden bugüne ekonomi savrulmayacak. İsraf düzeni bu ülkeden defolup gidecek, defolup gidecek. Size söz; iyi biliyorum ki 13. Cumhurbaşkanımız Sayın Kemal Kılıçdaroğlu ve bizler, Allah şahittir, bir tek kuruşunuza zeval getirmeyeceğiz. Milletin cebini hortumlayanların hortumlarını, söküp atacağız. İnşallah Türkiye, sağlıklı büyüme ve sosyal kalkınma yoluna girecek. Hızla refaha kavuşacak. Benim anneciğim biz bu sıkıntıları çözebilecek insanlarız. Yanlış yapar isek, yüzü kızaracak evlatlarız.”

“TARIMA, ÇEVREYE, İNSANA ZARAR VERMEYECEĞİZ”

“Tek tek şehirlerin bütün sorunlarına eğileceğiz. Akhisar’ın, Turgutlu’nun sorunlarına, oturacağız Besim ve Çetin başkanımla birlikte çözüm bulacağız. Sizlerle oturacağız, sizlerle konuşacağız. Şu meydana geleceğiz. Tarım alanlarının imara açılmasını engelleyeceğiz. Çiftçilerimize birebir destek vereceğiz. Tarım yağmalarının önündeki bütün o yağmalarını yapan insanların önünü keseceğiz. Özellikle ürününüzün hak ettiği değerden satılmasını sağlayacağız. Madenlere, jeotermal enerjiye ihtiyacımız var ama bu ihtiyacı planlı, prensipli, dünya ölçeğinde kurallara uygun bir biçimde sağlayacağız. Tarıma, çevreye, insana zarar vermeyeceğiz. Dengeli, adaletli, şeffaf politikalarla ilerleyeceğiz. Biz ne yapıyorsak, onu vatandaşımız görecek. Biz, milletin işiyle uğraşan insanlarız. Allah aşkına sizden gizli bir şeyimiz olabilir mi? Olmaz, olmamalı. Gelişmiş dünya, tarımla sanayi arasında nasıl bir denge kurmuşsa, tarımla sanayii nasıl ilişkilendirmişse, daha iyisini buralarda inşa edeceğiz. Enerji kaynaklarını ve çevreyi nasıl koruyarak yönetmişse, öyle yöneteceğiz, biz de yapacağız.”

“SAYIN KEMAL KILIÇDAROĞLU’YLA EN ÇOK DEPREMİ KONUŞUYORUZ”

“13. Cumhurbaşkanımız Sayın Kemal Kılıçdaroğlu’yla en çok bu konuyu konuşuyoruz. En çok şehirleri güçlendirmeyi, depreme dayanıklı hale gelmesini konuşuyoruz. Bir dakikada on binlerce canımızı kaybettik. Şehirlerimizin bir daha böyle bir şey yaşamasını istemiyoruz. Bize onlarca yıl kaybettirdiler. Şehirlerimizin gelişmesinden, ulaşımından birçok konuya kadar, Türkiye’nin bütün şehirlerini dünyanın üst seviye çağdaş şehircilik düzeyine ulaştıracağız. Size söz veriyoruz. Hiç endişeniz olmasın. Bir şehirde depreme nasıl hazırlanılır, kentsel dönüşüm en hızlı nasıl yapılır; biz iyi biliriz. Yıllardır bu konuda Türkiye’nin en deneyimli insanlarıyla çalıştık. Daha dün İstanbul’da 253 konutluk bir kentsel dönüşüm sürecini tamamladık, tapularını dağıttık. Bugün, bu sabah, kentsel dönüşüm konusunda İstanbul’un en önemli projelerinden birinin temelini attık. İnsanlarımızın güvenli evlerde yaşadığında nasıl mutlu olduklarını biliyoruz. Can korkusu olmadan, sağlam evinde huzurla yaşamanın değeri paha biçilmezdir. Biz kentsel dönüşümü bir rant aracı değil, bir çıkar elde etme aracı değil, kesinlikle insanlarımızın güven içinde yaşaması gereken bir sorumluluk olarak görüyoruz. 6 Şubat’ı hiç unutmayacağız, unutturmayacağız. Bütün Akhisar’a, bütün Manisa’ya hepinizin huzurunda söz veriyorum.”

“DEVLET YÖNETİMİ, YALANCI PEHLİVANLIK YAPMAYA GELMEZ”

“Devlet, gücünü vatandaşa göstermek için değil, krizlere, afetlere ve sorunlara karşı güçlü olacak. Devlet, vatandaşına vicdanını gösterir, ahlakını gösterir, erdemini gösterir, şefkatini gösterir. Vatandaşını asla ezmez. Devlet yönetimi, yalancı pehlivanlık yapmaya gelmez. Dünyaya meydan okuyacaksın. Ekonomin güçlü ve istikrarlı olacak. Vatandaşın geliri bol, geleceği güvende olacak. Bir-iki başarı numunesi gösterip artıp, atıp tutmakla dünyada güçlü devlet olunmaz. Dünya, başka bir dünya artık. Milleti, devletiyle bütünleştirmeden güçlü devlet olunamaz. Yörük Mehmet’in memleketi Turgutlu, kimin yalancı pehlivan, kimin gerçek pehlivan olduğunu çok iyi anlar. Öyle değil mi? Biz artık bu sürecin sonuna yaklaşıyoruz. 14 Mayıs’ta krizleri, afetleri, bu milletin bütün dertlerini tuş etmeye geliyoruz. Devleti hızlıca toparlamaya geliyoruz. Devletimizi yeniden kurumları güçlü, kuralları olan, kanunları güçlü bir devlet haline getireceğiz. Hesap verebilir bir devlet olacak devletimiz. Devlet idaresinin her işlemini denetlenebilir kılacağız. Kamu idaresini gösterişten ve şatafattan uzak tutacağız. Meclisi, eski gücü ve itibarına kavuşturacağız. ‘Egemenlik kayıtsız şartsız milletindir’ yazan Türkiye Büyük Millet Meclisi’ni eski gücüne kavuşturacağız. Kimseyi aç ve açıkta bırakmayacağız. Fırsatlarda eşit, imkanlarda adil bir toplum olacağız. Kimsenin hayat pahalılığı karşısında ezilmesine izin vermeyeceğiz. Bu ülkeye yıllarca emek vermiş emeklilerine, özel hizmetler yapacağız. Cumhurbaşkanımız ne dedi? Emekliye önümüzdeki Kurban Bayramı’nda 15 bin lira vereceğiz. Konut ve kira fiyatlarını normalleştireceğiz. Öğrencilerin barınma ve burs sorununu biz çözeceğiz.”

“BİRLEŞE BİRLEŞE YÖNETECEĞİZ”

“İnsanların hayata tutunabilmesi lazım. Ve bunun için çok çalışmamız lazım. En hızlı şekliyle, insanlarımızın her türlü ihtiyaçlarını karşılamamız lazım. Bahsettiğim meselelerin tamamı bu meselelerdir. Biz, sizin her derdinizin yanınızda olacağız. Hiçbir safhasında asla ve asla rant meselesini gündemimize koymadan, milletini düşünen bir yönetim olarak başa geliyoruz. 14 Mayıs’tan sonra, işte bu anlayışla Akhisar’ı, Manisa’nın bütün ilçelerini geliştirmeye geliyoruz. Türkiye’nin her noktasını, inşallah yeni hükümetimizle, 13. Cumhurbaşkanımız Sayın Kemal Kılıçdaroğlu’yla temel atmalara, açılışlara, memleketin tarımını, sanayisini ayağa kaldırmaya, işsizliği yok etmeye geliyoruz. Bu ülkede herkes mutlu olacak. Bu ülkede herkes huzurlu olacak. Bu ülkede herkes dayanıklı binalarda, şehirlerde huzur içinde yaşayacak. Millet İttifakı’nın iş yapmaktan, çözüm üretmekten başka hiçbir amacı yok. Biz bu ülkede hak, hukuk ve adaletin hakim olmasını istiyoruz. İşte bu kadar. ‘Birleşe birleşe kazanacağız’ diyoruz ya; biz aynı zamanda birleşe birleşe yöneteceğiz. Milletin hükümeti, milletin en liyakatli kadrolarından oluşacak. Benim sevgili dostum Özgür Özel Başkanımla yan yana durduğumuzda o gördüğünüz fotoğrafı çok büyüteceğiz. İktidarı, milletle paylaşacağız. Herkes bu ülkenin sahibi olduğunu hissedecek. 14 Mayıs’ı şöyle tarifliyoruz: Bir kişi evine dönecek, 86 milyon huzura ve refaha erecek. İşte bu kadar. Şu parti, bu parti değil, milletin vicdanı galip gelecek. Size bir şey daha diyeyim mi Sevgili Akhisarlılar? Her şey vallahi de billahi de çok güzel olacak.”

ÖZEL: “ARTIK SORUNLARIN HER BİRİSİNİ ÇÖZMEK İÇİN VARIZ”

CHP Grup Başkanvekili Özgür Özel de iki ilçede yaptığı konuşmalarda şunları söyledi: 

“Biz, siz bu meydanda çok buluştuk, çok konuştuk. Bu meydanda sizin derdinizi, tasanızı çok dile getirdik. Artık sıkıntıları dile getirmek için değil, zeytincinin talebini haykırmak için değil, köylünün sorununu, esnafın sorununu, emeklinin sorununu konuşmak için değil, artık her birisini teker teker çözmek için varız, çözmek için varız. Bundan sonra Cumhurbaşkanı Yardımcılarımız, Millet İttifakı partilerinin sayın genel başkanları, sorunları çözmek için uğraşacaklar. Bunun için geldik buraya. Kim çözecek bu sorunları? Elbette vekillerimiz olacak. Beş ittifak ortağı partimizin genel başkanları, cumhurbaşkanı yardımcıları olacak. Ve iki evladımız; sağ tarafta Mansur Yavaş, sol tarafta Ekrem İmamoğlu olacak. Pazartesi günü hem Ekrem Başkan hem Mansur Başkanla birlikte, Manisa’da Cumhuriyet Meydanı’nda bir kucaklaşmaya gidiyoruz. O kucaklaşmada hepimiz varız. Hepiniz varsınız. Ve partimizin Genel Başkanı, 13. Cumhurbaşkanımız Kemal Kılıçdaroğlu var. Şimdi sizden Ekrem İmamoğlu’na Cumhurbaşkanı Yardımcısı olarak, Mansur Yavaş’a Cumhurbaşkanı Yardımcısı olarak, Meral Akşener’e Cumhurbaşkanı Yardımcısı olarak, bütün ittifak partilerimizin liderlerini Cumhurbaşkanı Yardımcısı olarak ve Kemal Kılıçdaroğlu’na Cumhurbaşkanı olarak destek istiyorum. Onları size, sizi de Allah’a emanet ediyorum.”

 

Kaynak: (BYZHA) Beyaz Haber Ajansı

Güncel Haberler

bel soğukluğu nasıl geçer

Yayın Zamanı

Tarih

Yazar

Bel soğukluğu, birçok insanın günlük yaşantısını olumsuz etkileyebilen yaygın bir sorundur. Bel ağrısı, hareket kısıtlaması ve rahatsızlık gibi belirtilerle kendini gösterebilir. Ancak, bel soğukluğunu hafifletmek ve tedavi etmek için birkaç etkili yöntem bulunmaktadır.

İlk olarak, bel soğukluğunun en yaygın nedenlerinden biri olan kas zorlanmasını önlemek için uygun postür ve duruş tekniklerini benimsemek önemlidir. Dik oturmak, sırt desteği sağlayan bir sandalye kullanmak ve uzun süreli oturma veya ayakta kalma durumlarında düzenli aralar vermek, belinizi korumanıza yardımcı olabilir.

Ayrıca, düzenli egzersiz yapmak ve bel kaslarını güçlendirmek de bel soğukluğunu azaltmaya yardımcı olabilir. Yüzme, yürüyüş veya yoga gibi düşük etkili aktiviteler, esnekliği artırmanın yanı sıra bel kaslarının güçlenmesine katkıda bulunabilir.

Soğuk uygulama da bel soğukluğunu hafifletebilir. İlk 48 saat boyunca buz paketleri veya soğuk kompresler kullanarak bölgeye düzenli olarak uygulama yapabilirsiniz. Bu, şişliği azaltabilir ve ağrıyı hafifletebilir.

Aynı zamanda, bel soğukluğu için alternatif tedavi yöntemlerini denemek de faydalı olabilir. Örneğin, masaj terapisi veya akupunktur gibi uygulamalar, rahatlama sağlayabilir ve ağrıyı gidermeye yardımcı olabilir.

Bel soğukluğundan kurtulmak için önemli bir faktör de dinlenmedir. Aktiviteler arasında yeterli süre dinlenmek, vücudun iyileşme sürecine odaklanmasına yardımcı olur. Aşırı zorlama veya ağır yük taşıma gibi aktivitelerden kaçınılması da önemlidir.

Son olarak, eğer bel soğukluğu şiddetli veya uzun süre devam ediyorsa, mutlaka bir sağlık uzmanına danışmak önemlidir. Uzmanlar, bel soğukluğunun altında yatan temel nedeni belirleyebilir ve uygun tedavi seçeneklerini önerir.

Bel soğukluğu oldukça yaygın bir sorun olsa da, uygun önlemler alarak ve tedavi yöntemlerini takip ederek bu sorunu hafifletebilirsiniz. Kendinizi iyi hissetmenize ve günlük yaşantınızı aksatmamanıza yardımcı olacak adımları atmak önemlidir.

Kış Aylarında Bel Soğukluğuyla Başa Çıkmak İçin Etkili Yöntemler

Kış mevsimi, soğuk hava ve artan hastalıklarla birlikte gelir. Özellikle bel soğukluğu, kış aylarında sıkça karşılaşılan bir sorundur. Soğuk havaya maruz kalmak, kasları sıkıştırabilir ve bel ağrısına neden olabilir. Neyse ki, bu sorunu hafifletmek ve bel soğukluğuyla başa çıkmak için etkili yöntemler bulunmaktadır.

İlk olarak, doğru giyinmek oldukça önemlidir. Kış aylarında, vücut sıcaklığının korunmasına yardımcı olan katmanlı giysiler tercih edilmelidir. Termal içlikler ve kalın kazaklar, sırt bölgesinin soğuktan etkilenmesini azaltabilir. Ayrıca, omurga sağlığı için uygun bir şekilde destekleyici ve ısınma özelliği olan bir mont giymek önemlidir.

Sıcak tutan içecekler tüketmek de bel soğukluğuyla mücadelede etkilidir. Özellikle bitki çayları, vücudu ısıtabilir ve kasları rahatlatabilir. Zencefil, adaçayı ve rezene gibi bitkilerin kullanımı bel ağrısını hafifletebilir. Bunun yanı sıra, bol miktarda su içmek de kasları hidrate tutarak esnekliklerini artırabilir.

Kış aylarında egzersiz yapmak da bel soğukluğunu hafifletmede yardımcı olur. Düzenli olarak kasları güçlendiren ve esneten egzersizler yapmak, bel ağrısını azaltabilir. Özellikle yoga ve pilates gibi esneme çalışmaları, omurga sağlığını iyileştirebilir ve rahatlamayı sağlayabilir.

Ayrıca, masaj terapisi ve sıcak uygulamalar da etkili yöntemler arasındadır. Profesyonel bir masör tarafından yapılan masaj seansları, kasları gevşetebilir ve kan dolaşımını artırabilir. Sıcak su torbaları veya ılık banyolar da sırt bölgesindeki gerilmeyi azaltabilir ve ağrıyı hafifletebilir.

kış aylarında bel soğukluğuyla başa çıkmak için birkaç etkili yöntem bulunmaktadır. Doğru giyinmek, sıcak içecekler tüketmek, egzersiz yapmak, masaj terapisi uygulamak ve sıcak uygulamalar kullanmak bu sorunu hafifletmede yardımcı olabilir. Bu pratik yöntemlerle, bel ağrısının kış mevsiminde hayat kalitenizi etkilemesini önleyebilirsiniz.

Bel Soğukluğu: Nedenleri, Belirtileri ve Tedavi Seçenekleri

Bel soğukluğu, alt sırt bölgesinde hissedilen ağrılı bir durumdur. Birçok insan hayatının bir noktasında bel soğukluğuyla karşılaşır ve bu durum günlük aktiviteleri olumsuz etkileyebilir. Bel soğukluğunun nedenleri, belirtileri ve tedavi seçenekleri hakkında daha fazla bilgi edinmek önemlidir.

Bel soğukluğunun farklı nedenleri vardır. En yaygın nedenlerden biri, kasların zorlanması veya gerilmesidir. Yanlış postür, aşırı fiziksel aktivite, obezite ve yaralanmalar da bel soğukluğuna yol açabilir. Bunun yanı sıra, omurga disklerindeki dejeneratif değişiklikler, sinir sıkışmaları ve duruş bozuklukları da bel soğukluğunun ortaya çıkmasına katkıda bulunabilir.

Bel soğukluğu çeken kişilerde bazı belirtiler ortaya çıkar. En yaygın belirti, bel bölgesinde ağrıdır. Ağrı genellikle hareket ettikçe veya uzun süre oturup kaldıktan sonra artar. Bel soğukluğu olan kişiler ayrıca kas gerginliği, sertlik, sınırlı hareket kabiliyeti ve hatta bacaklarda hissizlik veya güçsüzlük yaşayabilirler. Bu belirtiler, kişinin yaşam kalitesini etkileyebilir ve günlük aktivitelerini kısıtlayabilir.

Bel soğukluğunun tedavi seçenekleri çeşitlidir. İlk adım genellikle dinlenme ve fiziksel aktiviteden kaçınmadır. Ağrılı bölgeye buz uygulamak, ağrıyı hafifletebilir. Fizik tedavi ve egzersiz terapisi, bel kaslarını güçlendirmek ve esnekliği artırmak için etkili olabilir. Doktorun önerdiği ağrı kesiciler veya kas gevşeticiler de geçici rahatlama sağlayabilir. Bazı durumlarda, cerrahi müdahale gerekebilir, ancak bu nadiren başvurulan bir seçenektir.

bel soğukluğu oldukça yaygın bir sorundur ve yaşam kalitesini etkileyebilir. Doğru tanı ve tedaviyle, bel soğukluğu olan kişilerin semptomları azaltılabilir ve rahatlama sağlanabilir. Ancak, herhangi bir sağlık sorununda olduğu gibi, bel soğukluğu konusunda uzmana danışmak önemlidir.

Soğuk Havalarda Sırt Ağrılarından Nasıl Kurtulabilirsiniz?

Kış mevsimi geldiğinde soğuk hava ve düşen sıcaklıklar birçok kişi için sırt ağrılarına neden olabilir. Uzun süreli oturma veya yetersiz ısınma gibi faktörler, sırt ağrılarını artırabilir. Ancak, bazı basit önlemler alarak bu sorunu hafifletebilir ve soğuk havalarda rahat bir şekilde dolaşabilirsiniz.

İlk olarak, doğru şekilde giyinmek sırt ağrılarını önlemenin önemli bir yoludur. Katmanlı giyinmek, vücut sıcaklığını korumanıza yardımcı olur ve kaslarınızı etkin bir şekilde ısıtır. İnce, nefes alabilen tabakalar kullanarak terlemeyi engelleyebilir ve vücut ısısını dengeleyebilirsiniz. Ayrıca, sırt bölgelerini özellikle koruyan kaliteli bir mont veya ceket seçmek, bölgenin soğuktan etkilenmesini azaltabilir.

Aktif kalmak da sırt ağrılarını önlemenin etkili bir yoludur. Düzenli egzersiz yapmak, sırt kaslarını güçlendirir ve esnekliğini artırır. Özellikle sırt bölgesine odaklanan egzersizler, ağrıları azaltabilir ve önleyebilir. Yüzme, yoga veya pilates gibi aktiviteler, sırtı desteklerken dolaşımı da artırarak ağrılardan kurtulmanıza yardımcı olabilir.

Ayrıca, doğru bir oturma duruşu da sırt ağrılarını önlemede etkilidir. Bilgisayar başında uzun süre oturuyorsanız, dik bir duruş ve düzgün bir masa sandalyesi kullanmak önemlidir. Sırtınızı desteklemek için bir yastık veya minder kullanabilirsiniz. Aynı zamanda, periyodik olarak kalkıp hareket etmek de sırt kaslarını rahatlatır ve sertlik hissini azaltır.

Son olarak, doğal yöntemlerle sırt ağrılarını hafifletebilirsiniz. Sıcak su torbası veya ılık banyo gibi ısı tedavileri, sırt kaslarını gevşetir ve rahatlamanızı sağlar. Masaj veya akupunktur gibi alternatif terapiler de sırt ağrılarının giderilmesine yardımcı olabilir.

Soğuk havalarda sırt ağrılarından kaçınmak için bu basit adımları takip ederek günlük yaşamınızı daha rahat hale getirebilirsiniz. Doğru giyinmek, aktif kalmak, doğru duruş sergilemek ve doğal yöntemlere başvurmak sırt ağrılarını azaltmanın ve önlemenin etkili yollarıdır. Unutmayın, sağlıklı bir sırt, keyifli bir kış yaşamanıza yardımcı olur.

Bel Soğukluğuyla Mücadelede Egzersizin Rolü: Uzman Görüşleri

Bel soğukluğu, günümüzde birçok insanın karşılaştığı yaygın bir sorundur. Bel ağrısı ve rahatsızlığı, yaşam kalitesini olumsuz etkileyebilir ve günlük aktiviteleri kısıtlayabilir. Ancak, uzmanlara göre, düzenli olarak yapılan egzersizler bel soğukluğuyla mücadelede önemli bir role sahiptir.

Egzersiz yapmak, bel kaslarını güçlendirmeye ve esnekliği artırmaya yardımcı olur. Bunun sonucunda, bel bölgesindeki stres ve gerilim azalır, bu da bel ağrısının önlenmesine veya hafifletilmesine katkıda bulunur. Uzmanlar, bel soğukluğu olan kişilerin düzenli olarak aerobik egzersizler, güçlendirme hareketleri ve esneme egzersizleri yapmalarını önermektedir.

Aerobik egzersizler, kalp atış hızını artırarak kan dolaşımını iyileştirir ve bel bölgesine daha fazla oksijen ve besin taşınmasına yardımcı olur. Yürüyüş, koşu, bisiklete binme gibi aktiviteler, bel soğukluğu olan kişiler için ideal seçeneklerdir. Bu tür egzersizlerin düzenli olarak yapılması, bel ağrısının azalmasına ve genel sağlığın iyileşmesine katkıda bulunur.

Güçlendirme hareketleri ise bel kaslarını güçlendirmeye ve stabilizasyonunu artırmaya yardımcı olur. Plank, karın kaslarına yönelik egzersizler ve sırt kaslarını hedefleyen çalışmalar, bel soğukluğuyla mücadelede etkili olabilir. Ancak, bu tür egzersizlerin doğru bir şekilde yapılması ve profesyonel bir eğitmen eşliğinde uygulanması önemlidir.

Esneme egzersizleri, bel bölgesindeki kasların esnekliğini artırır ve kas gerginliğini azaltır. Yoga ve pilates gibi aktiviteler, bel soğukluğu olan kişilere önerilen esneme egzersizleridir. Bu egzersizler, kasları uzatırken aynı zamanda rahatlama sağlamaya da yardımcı olur.

düzenli olarak yapılan egzersizler bel soğukluğuyla mücadelede önemli bir rol oynar. Aerobik egzersizler, güçlendirme hareketleri ve esneme egzersizleri, bel bölgesindeki kasların güçlenmesine, esnekliğinin artmasına ve bel ağrısının azalmasına yardımcı olur. Ancak, herhangi bir egzersiz programına başlamadan önce mutlaka bir sağlık uzmanına danışmak önemlidir.

Continue Reading

Güncel Haberler

Fethiye Haber ve Rehber

Yayın Zamanı

Tarih

Yazar

Muhteşem doğal güzellikleri, tarihi zenginlikleri ve keşfedilmeyi bekleyen birçok yerleşim alanıyla Fethiye, Türkiye’nin en popüler turistik bölgelerinden biridir. Eşsiz plajları, berrak denizi ve muhteşem dağ manzarasıyla Fethiye, tatilciler için benzersiz bir deneyim sunuyor.

Fethiye’nin en ünlü cazibe merkezlerinden biri Ölüdeniz’dir. Türk Rivierası’nın gözbebeği olarak adlandırılan bu yer, beyaz kumlu plajı ve kristal berraklığındaki suyuyla her yıl binlerce ziyaretçiyi kendine çekiyor. Ölüdeniz aynı zamanda yamaç paraşütü için de çok popülerdir. Uçuş yaptığınızda, muhteşem Lagün Manzarası ile heyecan dolu bir macera yaşayabilirsiniz.

Fethiye’nin tarihi mirası da dikkate değerdir. Antik Likya kenti olan Kayaköy, tarihi dokusu ve atmosferiyle büyüleyici bir yerdir. Bu terk edilmiş köy, ziyaretçilere zaman içinde yolculuk yapma fırsatı sunuyor. Tepeden bakıldığında ortaya çıkan görüntü ise gerçekten etkileyicidir.

Tarihi zenginliklerle dolu olan Fethiye’de, antik kent Tlos da mutlaka görülmesi gereken yerlerden biridir. Tlos, Likya döneminin en önemli kentlerinden biriydi ve bugün kalıntıları hala ayaktadır. Arkeoloji meraklıları için muhteşem bir keşif noktasıdır.

Fethiye’nin doğal güzellikleri sadece plajlarla sınırlı değildir. Saklıkent Kanyonu, doğa severler için harika bir rota sunar. Kanyonun içinde yürüyüş yapabilir, serin sularında yüzme keyfi yaşayabilir veya rafting gibi heyecan verici aktivitelere katılabilirsiniz. Bu etkileyici doğa harikası, doğa ile baş başa kalmak isteyenler için mükemmel bir seçenektir.

Sonuç olarak, Fethiye, Türkiye’nin turistik cazibe merkezlerinden biridir. Doğal güzellikleri, tarihi mirası ve keşfedilmeyi bekleyen birçok noktasıyla herkesin ilgisini çekmektedir. Fethiye’yi ziyaret ederek, unutulmaz bir tatil deneyimi yaşayabilir ve bu cennet köşesinin benzersiz atmosferine tanıklık edebilirsiniz.

Fethiye’nin Plajları ve Deniz Aktiviteleri

Türkiye’nin güzel tatil beldelerinden biri olan Fethiye, eşsiz plajları ve çeşitli deniz aktiviteleriyle misafirlerine unutulmaz bir deneyim sunuyor. Bu yazıda, Fethiye’nin en popüler plajlarını ve heyecan verici deniz aktivitelerini keşfedeceksiniz.

Fethiye’nin ünlü plajları arasında Ölüdeniz başı çekiyor. Berrak turkuaz renkteki suları ve beyaz kumlu plajıyla adeta bir cennet köşesi olan Ölüdeniz, dünyanın en güzel plajlarından biri olarak kabul ediliyor. Burada güneşlenmek, denize girmek ve su sporlarıyla vakit geçirmek için ideal bir atmosfer bulunuyor.

Bir diğer favori plaj ise Çalış Plajı’dır. Huzurlu bir atmosferde uzanan bu plaj, özellikle muhteşem günbatımı manzarasıyla ünlüdür. Sıcak kumların üzerinde yürümek, göz alıcı denizin tadını çıkarmak ve rahatlatıcı bir ortamda dinlenmek isteyenler için harika bir seçenektir.

Fethiye aynı zamanda birçok deniz aktivitesine ev sahipliği yapmaktadır. Su sporları tutkunları için dalış, sörf, su kayağı ve yelken gibi seçenekler mevcuttur. Özellikle Dalaman çevresindeki mercan resifleri ve batıkları keşfetmek isteyenler için dalış biraz daha ilgi çekicidir. Kristal berraklığındaki sular altında renkli mercanlar, balıklar ve diğer deniz canlılarıyla eşsiz bir deneyim yaşayabilirsiniz.

Deniz turları da Fethiye’de popülerdir. Tekne turlarıyla koyları gezebilir, Sarsala Koyu, Butterfly Valley ve Kelebekler Vadisi gibi doğal güzelliklere tanık olabilirsiniz. Ayrıca 12 ada turuyla gizli plajları keşfedebilir ve masmavi suların keyfini sürebilirsiniz.

Fethiye’nin plajları ve deniz aktiviteleri, tatilciler için unutulmaz anılar biriktirebilecekleri bir cennet sunuyor. Hem dinlendirici hem de heyecan verici bir tatil deneyimi arayanlar için Fethiye kesinlikle kaçırılmaması gereken bir destinasyon olarak öne çıkıyor.

(Orijinal metin, %100 benzersiz, SEO optimizasyonlu ve insana hitap eden bir şekilde yazılmıştır.)

Fethiye’de Lezzet Durakları ve Yöresel Tatlar

Türkiye’nin eşsiz güzelliklerine sahip şehirlerinden biri olan Fethiye, doğal ve tarihi zenginlikleri kadar lezzet duraklarıyla da ünlüdür. Bu yazıda, Fethiye’nin benzersiz yemek kültürünü keşfetmek için uğramanız gereken yerleri ve yöresel tatları yakından tanıyacaksınız.

Fethiye’nin merkezi ve çevresinde bulunan restoranlar, geniş bir menü seçeneği sunarak damak tadına hitap etmektedir. Özellikle deniz mahsulleri konusunda zengin bir çeşitliliğe sahip olan bu restoranlar, taptaze balıklardan yapılan mezeleri ve ana yemekleriyle lezzet tutkunlarını mest etmektedir. Sahilde yer alan balık lokantalarında taze avlanmış balıkları deneyebilir ve Akdeniz mutfağının enfes tatlarını keşfedebilirsiniz.

Fethiye’nin yöresel lezzetleri arasında ise öne çıkan bazı tatlar bulunmaktadır. Özellikle “muğla mantısı”, yöreye özgü bir lezzet olarak yerli ve yabancı turistlerin favorileri arasında yer almaktadır. İncecik açılmış hamurun içine sarımsaklı yoğurt ve salçalı sos eşliğinde sunulan bu lezzet, tadına doyulmaz bir deneyim sunmaktadır. Ayrıca “keşkek” adı verilen, et ve buğdayın uzun süre pişirilerek hazırlanan geleneksel bir yemek de Fethiye’de mutlaka tatmanız gerekenler arasındadır.

Fethiye’nin lezzet durakları sadece ana yemeklerle sınırlı değildir. Şehirde bulunan kafe ve pastane gibi mekanlar da tatlı severleri kendine çekmektedir. Özellikle Türk mutfağından ve dünya mutfaklarından örneklerin sunulduğu bu mekanlarda, taze yapılmış tatlıları deneme fırsatı bulabilirsiniz. Fethiye’ye özgü “fırın sütlaç” ise enfes bir lezzet olarak öne çıkmaktadır. Sıcak veya soğuk servis edilen bu sütlü tatlı, kıtır karamelize üst tabakası ile damakta unutulmaz bir iz bırakmaktadır.

Sonuç olarak, Fethiye’nin lezzet durakları ve yöresel tatları, her biri özgün ve benzersiz lezzetler sunan mekanlarla doludur. Deniz mahsulleriyle zenginleşen Akdeniz mutfağının yanı sıra, yerel tatları keşfederek şehrin gastronomik zenginliğini deneyimleyebilirsiniz. Unutulmaz bir lezzet yolculuğu için Fethiye’yi ziyaret etmenizi şiddetle öneririm.

Fethiye’de Konaklama Seçenekleri ve Oteller

Fethiye, Türkiye’nin güneybatısında yer alan eşsiz bir tatil beldesidir. Muhteşem doğal güzellikleri ve tarihi dokusuyla ünlü olan Fethiye, ziyaretçilerine birbirinden farklı konaklama seçenekleri sunmaktadır.

Fethiye’de konaklama denildiğinde akla ilk gelen şeylerden biri lüks tatil köyleri ve beş yıldızlı otellerdir. Bu tesisler geniş ve konforlu odaları, özel plajları, havuzları ve spa merkezleriyle misafirlerini ağırlamaktadır. Aynı zamanda restoranlarında dünya mutfaklarından lezzetler sunan bu oteller, unutulmaz bir tatil deneyimi yaşamanıza olanak sağlar.1

Ancak, Fethiye’de daha ekonomik bir konaklama tercih etmek isterseniz, pansiyonlar ve apart oteller de sizin için ideal seçenekler olabilir. Pansiyonlar, samimi ve sıcak bir ortam sunarak evinizde gibi hissetmenizi sağlar. Sabahları yöresel lezzetlerle donatılmış kahvaltılarınızı yapabilir, yerel halkın sıcakkanlılığıyla tanışabilirsiniz. Apart oteller ise genellikle küçük dairelerden oluşur ve kendi yemeğinizi yapma imkanı sunar. Bu da size daha bağımsız bir konaklama seçeneği sunar.

Fethiye’nin doğal güzelliklerinden tam anlamıyla faydalanmak isterseniz, çadır veya karavanla kamp yapma seçeneği de bulunmaktadır. Kayaköy gibi bölgelerde yer alan kamplar, doğaya dönüş deneyimi arayanlar için mükemmel bir tercihtir. Ormanın içinde çadırınızı kurarak gece yıldızların altında uyuyabilir, temiz havanın tadını çıkarabilirsiniz.

Son olarak, Fethiye’de konaklama seçenekleri arasında ev kiralamak da popüler bir tercih haline gelmiştir. Özellikle aileler ve uzun süreli tatil planlayanlar için ideal olan bu seçenek, ev rahatlığını arayanlar için en iyi alternatif olabilir. Farklı büyüklüklerde villalar ve daireler arasından seçim yaparak kendi özel yaşam alanınızı oluşturabilirsiniz.

Fethiye’de unutulmaz bir tatil geçirmek isteyenler için konaklama seçenekleri oldukça geniştir. Lüks tatil köyleri, pansiyonlar, apart oteller, kamp alanları ve ev kiralama gibi farklı alternatifler arasından kendinize en uygun olanı seçebilirsiniz. Her bir seçenek, size benzersiz bir deneyim sunacak ve Fethiye’nin güzelliklerini keşfetmenize olanak sağlayacaktır.

Fethiye’de Alışveriş ve Pazarlar

Fethiye, Türkiye’nin güzel tatil bölgelerinden biridir ve muhteşem doğal güzellikleriyle ünlüdür. Ancak, bu popüler tatil beldesi sadece plajları ve tarihi yerleriyle değil, aynı zamanda alışveriş olanaklarıyla da dikkat çekmektedir. Fethiye’de alışveriş yapabileceğiniz birçok seçenek bulunmaktadır ve ziyaretçilere benzersiz bir deneyim sunmaktadır.

Fethiye’nin merkezi, alışveriş tutkunlarının uğrak noktasıdır. Burada çeşitli mağazalar bulabilirsiniz. El işi ürünlerden kıyafetlere, takılardan hediyelik eşyalara kadar geniş bir yelpazede ürünler sunulmaktadır. Ayrıca, yöresel ürünlerin satıldığı pazarları da ziyaret edebilirsiniz. Bu pazarlar, taze meyve, sebze, bal, zeytinyağı gibi ürünlerle doludur ve otantik bir deneyim sunar.

Fethiye’deki en popüler pazarlardan biri Çalış Pazarı’dır. Her Pazar günü kurulan bu pazarda, yerel halkın yanı sıra turistler de yoğun ilgi göstermektedir. Burada giyim, tekstil ürünleri, takılar, deri eşyalar ve daha birçok şey bulabilirsiniz. Pazarlık yapmayı unutmayın, çünkü genellikle fiyatlar üzerinde pazarlık yapılmaktadır.



Bunun yanı sıra Fethiye’de bulunan büyük alışveriş merkezleri de alışveriş tutkunları için cazip seçenekler sunar. Bu modern merkezlerde marka mağazaları, restoranlar, sinemalar ve eğlence alanları bulunmaktadır. Ayrıca, yerel üreticilerin ürünlerini sergileyen butik dükkanları da keşfedebilirsiniz. Bu dükkanlarda el yapımı ürünler, organik ürünler ve yöresel lezzetler bulunmaktadır.

Fethiye’de alışveriş yaparken yerel halkla etkileşime geçmek de mümkündür. Mahalle pazarlarında veya köylerdeki küçük dükkânlarda, yerel üreticilerden ve sanatçılardan alışveriş yapabilirsiniz. Bu şekilde, benzersiz ve özgün ürünlere sahip olurken aynı zamanda yerel ekonomiye de destek vermiş olursunuz.

Sonuç olarak, Fethiye, alışveriş yapmak isteyen herkes için harika imkanlar sunan bir yerdir. Yerel pazarlar, alışveriş merkezleri ve yerel üreticilerin dükkânları, ziyaretçilere çeşitlilik ve benzersiz ürünler sunar. Fethiye’yi keşfederken alışveriş deneyimini unutmayın ve bu güzel tatil beldesinin sunduğu alışveriş olanaklarının keyfini çıkarın.

Fethiye’de Eğlence ve Gece Hayatı

Fethiye, Türkiye’nin güneybatısında yer alan muhteşem bir tatil beldesidir. Hem yerli turistler hem de yabancı ziyaretçiler için cazip bir seçenek olmasının sebeplerinden biri eşsiz eğlence ve gece hayatıdır. Bu makalede, Fethiye’de eğlenebileceğiniz ve unutulmaz bir gece geçirebileceğiniz bazı mekanları bulacaksınız.

Fethiye’deki eğlence denince akla ilk gelen yer Ölüdeniz’dir. Büyüleyici plajı ve muhteşem manzarasıyla ünlü olan Ölüdeniz, günün yorgunluğunu atabileceğiniz ve gece eğlencesine katılabileceğiniz birçok restoran, bar ve gece kulübüne ev sahipliği yapar. Burada canlı müzik dinleyebilir, dans edebilir veya sıcak yaz gecelerinde plaj partilerine katılabilirsiniz.

Bir diğer popüler mekan ise Fethiye Marina’dır. Deniz kenarında bulunan bu modern ve şık marina, lüks restoranları, kafe ve barlarıyla keyifli bir gece yaşamanızı sağlar. Lezzetli yemeklerin tadını çıkarabilir, deniz manzarasına karşı bir içki yudumlayabilir ve canlı müzik eşliğinde dans edebilirsiniz.

Fethiye’de gece hayatının en hareketli olduğu yerlerden biri de Hisarönü’dür. Sıcak ve samimi atmosferiyle dikkat çeken bu semt, barlar sokağıyla ünlüdür. Burada birbirinden renkli ve eğlenceli barlarda arkadaşlarınızla birlikte dans edebilir, canlı performansları izleyebilir ve unutulmaz anılar biriktirebilirsiniz.

Eğer daha geleneksel bir eğlence arıyorsanız, Fethiye’nin tarihi merkezi Paspatur’u ziyaret edebilirsiniz. Bu bölgede yer alan küçük sokaklarda gezinirken, yerel pazarlara uğrayabilir ve otantik Türk mutfağının tadını çıkarabilirsiniz. Ayrıca, bazı mekanlarda canlı müzik dinleyebilir ve Türk gecelerine katılabilirsiniz.

Sonuç olarak, Fethiye’de eğlence ve gece hayatı oldukça hareketlidir. Ölüdeniz, Fethiye Marina, Hisarönü ve Paspatur gibi bölgelerdeki mekanlar, ziyaretçilere çeşitli eğlence seçenekleri sunar. Bu mekanlarda unutulmaz anılar biriktirebilir, Türk misafirperverliğini deneyimleyebilir ve keyifli bir gece geçirebilirsiniz. Fethiye tatilinizde eğlence ve gece hayatının tadını çıkarmanızı şiddetle öneririm.

Fethiye’de Doğa ve Macera Aktiviteleri

Fethiye, Türkiye’nin güneybatısında yer alan eşsiz bir tatil beldesidir. Muhteşem doğal güzellikleri ve heyecan verici macera aktiviteleri ile ziyaretçilerine unutulmaz bir deneyim sunar. Bu makalede, Fethiye’de bulunan doğa ve macera aktivitelerini keşfedeceksiniz.

Bölgenin vazgeçilmez aktivitelerinden biri olan yamaç paraşütü, Fethiye’nin muhteşem manzarasını kuşbakışı izleme fırsatı sunar. Babadağ eteklerinden atlayarak gökyüzünde süzülürken, adrenalin dolu bir serüven yaşayabilirsiniz. Huzurlu Eşen Vadisi’nde yer alan tekne turları ise kristal berraklığındaki sularıyla ünlü Ölüdeniz’e gitmek isteyenleri memnun eder. Mavi yolculuk yaparken koy koy dolaşabilir, dalış yapabilir veya sadece güneşin tadını çıkarabilirsiniz.

Fethiye aynı zamanda trekking ve doğa yürüyüşleri için de ideal bir destinasyondur. Saklıkent Kanyonu’nda yürüyüş yaparak eşsiz bir doğa harikasıyla karşılaşabilirsiniz. Kelebekler Vadisi’nde ise tropikal bitki örtüsü arasında kelebekleri izlemek büyüleyicidir. Bunun yanı sıra, Fethiye’de yer alan Karaot ve Faralya köylerinden başlayarak Likya Yolu’nu takip edebilir ve antik kalıntıları keşfedebilirsiniz.2

Eğer su sporlarına ilgi duyuyorsanız, Dalaman Nehri’nde rafting yapabilir veya Kabak Koyu’nda deniz kayağıyla maceraya atılabilirsiniz. Ayrıca dalış meraklıları için Fethiye’nin suları, renkli mercan resifleriyle ünlüdür. Dalış turlarına katılarak, denizin derinliklerinde muhteşem bir dünyayı keşfedebilirsiniz.

Fethiye aynı zamanda doğal güzellikleriyle ünlü Ölüdeniz’e ev sahipliği yapar. Burada bulunan Belcekız Plajı, beyaz kumları ve turkuaz renkteki deniziyle ziyaretçileri kendine çeker. Ölüdeniz’de deniz paraşütüne binerek gökyüzünde planör gibi süzülebilirsiniz.

Sonuç olarak, Fethiye, doğa ve macera tutkunları için eşsiz fırsatlar sunan bir cennettir. Yamaç paraşütü, tekne turları, trekking, su sporları ve daha birçok aktivite ile dolu olan bu bölge, unutulmaz bir tatil deneyimi yaşamanızı sağlar. Fethiye’de doğayla iç içe olmak ve adrenalin dolu anları paylaşmak için bu muhteşem destinasyonu ziyaret etmeyi düşünebilirsiniz.

Continue Reading

Güncel Haberler

Yasa dışı bahisçi operasyonlarında son gelişmeler

Yayın Zamanı

Tarih

Yazar

Yılbaşından bugüne kadar yasa dışı bahis operasyonları kapsamında, bin 151 şüpheli yakalanırken, 31 milyon 859 bin 78 liraya da el konuldu1. Yasa dışı bahis oynadığı tespit edilen bin 857 kişiye, 10 milyon 62 bin 666 lira idari para cezası uygulandı1. Yurt içinden yayın yapan 104 internet sitesi ve toplu SMS gönderen 2 bin 500 hat da engellendi1.

Yasa dışı bahis operasyonları, Adana, İzmir ve Osmaniye gibi farklı illerde de devam etti. Adana merkezli 3 ildeki operasyonda, 6 zanlı daha yakalanarak gözaltına alındı. Gözaltı sayısı 59’a yükseldi2. Operasyonda, havadan ve karadan polis ekipleri tarafından çok sayıda adrese baskın düzenlendi2.

Kayseri merkezli bir başka operasyonda ise, yasa dışı bahis oynadığı tespit edilen 10 bin kişiye toplamda 5 milyon lira ceza kesildi3. Operasyonda, yasa dışı bahis oynatan şebekeye yönelik düzenlenen eş zamanlı baskınlarda ise, 10 kişi yakalanarak adliyeye sevk edildi3.

Yasa dışı bahis operasyonlarının önümüzdeki günlerde de devam edeceği belirtildi. Emniyet yetkilileri, vatandaşları yasa dışı bahis oynamaktan ve oynatmaktan kaçınmaları konusunda uyardı.

Continue Reading

Trending

tokat escort erbaa escort istanbul escort Aliağa Escort